Rehabilitasyon, bedensel yetersizliği ve çevreye uyumsuzluğu olan kişinin fiziksel, ruhsal, sosyal ve mesleki potansiyelini en üst düzeye çıkmaktır.
Rehabilitasyonun amacı kişiye fiziksel, ruhsal, ekonomik ve sosyal olarak olabildiğince bağımsızlık kazandırmaktır.
Kapsamlı bir rehabilitasyon programı bağımsızlığı artıracak, yatağa ve başkalarına bağımlı kalma süresini kısaltacak ve yaşam kalitesini yükseltecektir.
Toplumsal açıdan rehabilitasyon, özürlünün tüketici konumundan üretici konumuna getirilmesidir.
Rehabilitasyon hekimliği, fonksiyonel bozukluk yapan her türlü hastalıkla ilgilenir. Hastanın fonksiyonel sorunlarının üstesinden gelmeye çalışır.
Sakatlıkla birlikte giden karmaşık sorunların çözümü için ekip yaklaşımı esastır. Ekip, farklı disiplinlerden gelen ve sorumlulukları paylaşan sağlık görevlilerinin oluşturduğu çalışma grubudur. Rehabilitasyon ekibinin başkanı fiziyatrist yani fizik tedavi ve rehabilitasyon (FTR) uzmanıdır. Rehabilitasyonu yapılacak hastanın hastalığını ilgilendiren bazı konularda başka uzman hekimlerden de yardım alınır. Hekimlerden kurulu rehabilitasyon ekibine fizyoterapist, iş-uğraşı terapisti, rehabilitasyon hemşiresi, ortez-protez teknikeri gibi hekim olmayan yardımcı sağlık görevlileri de katılır.
Hekimlik koruyucu, tedavi edici ve rehabilitasyon hekimliği olmak üzere üçe ayrılır. Koruyucu hekimliğin amacı aşılama gibi önceden alınan tedbirlerle hastalıkları önlemektir. Tedavi edici hekimlikte ise ana amaç, hastalığın tanısını koyup hastalık nedenini ortadan kaldırarak hastalığı tedavi etmektir. Koruyucu ve tedavi edici hekimlikteki önemli gelişmelere rağmen, hastalıklar önlenememekte veya medikal ve cerrahi yöntemlerle tedavi edilememekte, hastalık sakatlığa (özürlülük) ve hatta engelliliğe kadar gitmektedir.
Teknolojik, ekonomik ve tıbbi ilerlemeler insan ömrünü uzatırken kronik hastalıkları ve özürlülüğü çoğaltmaktadır. Bu noktada, tedavi edici hekimlik çaresiz kalırken rehabilitasyon hekimliği devreye girer. Rehabilitatif yaklaşımlar tedavi edici hekimlik yaklaşımlarından farklıdır. Rehabilitasyon çalışmalarının yapıldığı mekan, araç ve ekip farklıdır. Tanı ve tedavi amacıyla hastaneye yatırılan hastalar genellikle yatakta kalırken, rehabilitasyon hastaları ise yatağa bağımlılıktan kurtulmaya çalışır. Rehabilite edilecek kişilerin fonksiyonel bir kaybı vardır ve amaç, bu kaybı yenmektir. Hastalar hem hareket zorluğu çeken hem bu zorluğu yenmeye çalışan kişilerdir. Rehabilitasyon merkezlerinin bina, alet-edevat ve personeli rehabilite edilecek kişilerin ihtiyaçlarına göre düzenlenmiştir.
Sıcak ve soğuk uygulama, ağrı kesici ve kasları kuvvetlendirici elektrik akımları, traksiyon, masaj, manipulasyon, egzersiz, iş-uğraşı tedavisi, hidroterapi başlıca rehabilitasyon yöntemleridir.
Rehabilitasyon seansları genellikle günde bir veya iki kez yapılır. Seansların süresi hastalığa ve uygulanan tekniklere göre değişmekle birlikte 30-60 dakikadır. Toplam tedavi süresi genellikle 15-30 seanstır. Tam (tetrapleji) ve yarım (hemipleji, parapleji) felçlerde olduğu gibi bazı hastalıklarda rehabilitasyon seansları aylarca sürebilir. Rehabilitasyon uygulamalarının çoğu ayaktan gidip gelme şekilde yapılabilir. Kolların ve bacakların tutmadığı tam felçli (tetraplejik), yatak yaraları, idrar, kalp ve solunum, beslenme sorunları olan, profesyonel sağlık personeli bakımına muhtaç hastalar yatarak rehabilite edilir.
Fizik tedavi ve rehabilitasyon tekniklerinin geniş bir uygulama alanı vardır. Boyun ve kol ağrıları, omuz, dirsek, el, sırt, bel ve bacak, kalça, diz ve ayak ağrıları, osteoartrit (eklem kirçelenmesi), kas romatizması (fibromiyalji, miyofasiyal ağrı), romatizmal hastalıklar, boyun ve bel fıtığı, donuk omuz, topuk dikeni, yüz felci, yarım ve tam felç (tetrapleji, parapleji, hemipleji), eklem hareket kısıtlılıkları (kaza ve ameliyat sonu), serebral palsi (CP), kas hastalıkları (miyopati), sinir hastalıkları (nöropatiler), Parkinson, MS (multipl skleroz), kalp damar ve solunum hastalıkları başlıca uygulama alanlarıdır.